Hunter Sendromu Ne Demek? Nadir Hastalıkların Sessiz Hikâyesi Tıp tarihinde bazı hastalıklar vardır ki, adını taşıyan kişi kadar dramatik bir hikâyeye sahiptir. Hunter sendromu da bunlardan biridir. Bilimsel adıyla Mukopolisakkaridoz Tip II (MPS II) olarak bilinen bu genetik hastalık, insan vücudunun karmaşık kimyasında küçük bir eksikliğin ne kadar büyük sonuçlar doğurabileceğini gösterir. Günümüzde hem genetik araştırmaların hem de etik tartışmaların merkezinde yer alır. Hunter Sendromunun Tarihsel Kökeni Hunter sendromu, ilk kez 1917 yılında İskoç hekim Charles A. Hunter tarafından tanımlandı. Hunter, benzer semptomlar gösteren iki erkek çocuğu gözlemlemişti: yavaş gelişim, kalın yüz hatları, iskelet bozuklukları ve ilerleyen dönemlerde zihinsel gerileme.…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Her Gün Nasıl Yazılıyor? – Edebiyatın Sessiz Zamanlarına Yolculuk Bir edebiyatçının kaleminden dökülen her cümle, aslında zamanla yapılan bir antlaşmadır. Kelimelerin gücü yalnızca bir şeyi anlatmalarında değil, bir dünyayı yeniden kurmalarındadır. “Her gün nasıl yazılıyor?” sorusu, yüzeyde basit görünür; ama bir yazarın, bir şairin ya da bir anlatıcının zihninde bu soru, varoluşun merkezine dokunur. Yazmak, gündeliğin sıradanlığıyla mücadele eden bir eylemdir. Her gün yeniden yazılan metinler, insanın kendiyle, zamanı ve dilin sınırlarıyla yaptığı bir hesaplaşmadır. Günün İçinde Saklı Hikâyeler Her gün, görünüşte birbirine benzeyen saatlerin ardında, farklı anlatı tohumları taşır. Sabahın sessizliğinde bir cümle doğar, öğle sıcağında kelimeler yorgun düşer,…
Yorum BırakSu İçmek Kan Basıncını Yükseltir mi? Farklı Yaklaşımlarla Derinlemesine Bir Bakış Bazı konular vardır ki, cevabı sadece “evet” ya da “hayır” değildir. “Su içmek kan basıncını yükseltir mi?” sorusu da tam olarak böyle. Bu soruya yanıt ararken bilimsel verilerle birlikte, farklı bakış açılarını da dinlemek gerekir. Gelin birlikte hem objektif verilerin hem de insan odaklı yaklaşımların ışığında bu konuyu masaya yatıralım. Su içmek normal koşullarda sağlıklı bireylerde kan basıncını belirgin şekilde yükseltmez; ancak ani ve fazla su alımı, özellikle düşük tansiyonu olan kişilerde geçici bir artışa yol açabilir. Bilimsel Gerçek: Su, Dengeleyici Bir Unsurdur Öncelikle temel bilgiden başlayalım: Su, vücudun…
Yorum BırakKapı Gibisin Ne Demek? Derin Anlamların İzinde Samimi Bir Yolculuk Bazı sözler vardır ki, ilk duyduğunda sıradan gibi gelir ama üzerine biraz düşündüğünde içinde saklı anlamlar seni şaşırtır. “Kapı gibisin” de tam olarak böyle bir ifadedir. Kulağa basit bir benzetme gibi gelen bu söz, aslında insanların birbirine dair algısını, güven duygusunu ve hatta ilişki dinamiklerini anlatan derin bir mecaz taşır. Biri size “Kapı gibisin” dediğinde bu, sadece bir iltifat ya da sıradan bir benzetme değildir; bu, sizin karakterinizin bir özeti olabilir. Gel, bu ifadenin kökenlerine, günümüz kullanımına ve gelecekteki potansiyel anlamlarına birlikte bakalım. Eminim bu yolculukta kelimelerin gücünü bir kez…
Yorum Bırakİmanım Gevredi Ne? Felsefi Bir Bakış İman, insanın en derin inançlarını, değerlerini ve yaşamın anlamını şekillendiren bir unsurdur. Ancak, zamanla bu inançların zayıflaması, gevremesi ya da sorgulanması mümkündür. Peki, “İmanım gevredi ne?” sorusu, ne anlama gelir ve bu durum felsefi açıdan nasıl ele alınabilir? Bu yazıda, bu soruya etik, epistemoloji ve ontoloji perspektiflerinden yaklaşarak, insanın inançları ve bunların çözülmesi üzerine derinlemesine bir inceleme yapacağız. İman ve Etik: Değerlerin Sorgulanması İman, çoğu zaman etik değerlerle ilişkilendirilir. İman, sadece Tanrı’ya inanmakla sınırlı değildir; aynı zamanda, kişinin doğruyu yanlıştan ayırma yeteneği ve moral bir pusuladır. Etik bağlamda, “imanın gevremesi” bir tür ahlaki çöküş…
Yorum BırakHaramın Anlamı Nedir? Günahın Mizahi Anatomisi Kısa cevap: “Haram”, İslam dininde yapılması yasak olan, dinî açıdan sakıncalı kabul edilen şeylerdir. Yani “yaparsan sorumluluk alırsın, uzak durursan huzur bulursun” sınıfına girer. Ama gelin, bunu biraz daha eğlenceli bir dille konuşalım, çünkü haramın sadece kural değil, komik bir toplumsal yansıması da var! Hadi itiraf edelim… Hepimizin hayatında en az bir “küçük haram anı” olmuştur. Misafirlikte uzatılan tatlıdan “bir çatalcık daha alayım” diyip üçüncüyi yiyenler, komşunun böreğini tarifle çalıp “kendi yaptım” diyenler, sosyal medyada “beş dakika bakıp çıkacağım” deyip iki saat kaybolanlar… İşte o anlarda içimizden bir ses gelir: “Yahu bu da haram…
Yorum BırakKocaeli’nde Havalimanı Var mı? Evet… Ama Uçamıyoruz: Cengiz Topel’in Rahatsız Edici Gerçeği Hazır olun: “Kocaeli’nde havalimanı var mı?” sorusuna cevabım sadece “Evet” değil. Evet, var; adı Cengiz Topel Havalimanı. Ama asıl mesele, uçağa binebiliyor muyuz? Sanayiyle Türkiye’nin kalbini pompalayan bu kentte bir havalimanının, takvime bakınca çoğu gün fiilen sessiz kalması kabul edilebilir mi? Bu yazı, tam da bu konfor bozucu sorunun peşinde. :contentReference[oaicite:0]{index=0} “Var” Dediğimiz Havalimanı: Askerî-Sivil Statü, Sivil Uçuşsuz Takvim Cengiz Topel, resmen askerî–sivil ortak kullanımlı bir meydan. Kâğıt üzerinde kapı açık; pratikte ise 2025 takviminde düzenli tarifeli uçuş görünmüyor. 2024’te de tablo ağırlıkla eğitim, özel, kamu ve acil…
Yorum BırakGestapo Olayı: Toplumsal Yapılar ve Bireylerin Etkileşimi Üzerine Bir Sosyolojik İnceleme Bir Araştırmacının Gözünden: Toplumsal Yapılar ve Gestapo Olayı Sosyologlar, toplumların nasıl şekillendiğini, bireylerin toplum içindeki yerlerini ve toplumsal yapıları anlamaya çalışırken bazen, tarihten gelen acı verici olayları inceleyerek derinlemesine çözümlemeler yapar. Gestapo olayına baktığımızda, sadece bir siyasi baskı aparatının ötesinde, toplumların yapısal, normatif ve kültürel pratikleriyle ilişkili çok daha geniş bir anlam yelpazesiyle karşılaşıyoruz. Bu olay, yalnızca Almanya’daki Nazi rejiminin sert kontrolünü ve korku kültürünü değil, aynı zamanda toplumsal normlar, cinsiyet rolleri ve kültürel dinamiklerin nasıl şekillendiğini ve birbirine bağlı olduğunu da gözler önüne seriyor. Gestapo, Almanya’nın Nazi dönemi…
Yorum BırakBingöl’ün Meşhur Tatlısı: Tarihin Tadında Bir Yolculuk Bir tarihçi için tatlı, yalnızca damakta bıraktığı lezzetle değil; taşıdığı anlamlarla da değerlidir. Bingöl’ün tatlı kültürü, geçmişi anlamak ve bugünü yorumlamak için benzersiz bir pencere sunar. Her bir tatlı, tarihsel bir iz; her bir tarif, yüzyıllar boyunca süregelen bir toplumsal hafızanın parçasıdır. Bu yazıda, Bingöl’ün meşhur tatlılarını tarihsel bir perspektiften ele alarak, toplumsal dönüşümlerin mutfak üzerindeki izlerini süreceğiz. Tarihsel Kökler: Coğrafyanın ve Kültürün Buluştuğu Sofra Bingöl, tarih boyunca farklı toplulukların yollarının kesiştiği bir coğrafya olmuştur. Doğu Anadolu’nun dağlık yapısı, kışların sertliği ve tarımın mevsimsel koşullara bağlı oluşu, yemek kültürünü olduğu kadar tatlı alışkanlıklarını…
4 YorumHasım Göstermek Ne Demek? Bir İnsanlık Hikâyesinin Derinliklerine Yolculuk Hasım göstermek, yalnızca bir kelime değil, duyguların, ilişkilerin ve toplumsal dinamiklerin gizli bir aynasıdır. Peki, biz aslında kimlere ve neden “hasım gösteriyoruz”? Bir akşam, eski bir dostumla otururken, kelimelerin gücünden bahsediyorduk. O an bana bir şey fark ettirdi; bazen kelimeler yalnızca anlam taşımaz, bir insanın dünyasını yansıtan en keskin araç haline gelir. Bu, “hasım göstermek” gibi bir terimle çok belirgin bir şekilde görülür. Birinin hasım gösterilmesi, araya giren mesafeyi ya da duygusal kopukluğu tanımlar. Ama bu kelimeye, toplumsal anlamda derin bir bakış açısıyla yaklaşmak, bize aslında çok daha fazlasını anlatabilir. “Hasım…
8 Yorum